slider
slider

Birçok uygarlığa ev sahipliği yapan topraklarımızın sahip olduğu tarihi ve kültürel zenginlikler, deneyimler ve yaşanmışlıklar günümüzde etkisini göstermeye devam ediyor. Binlerce yıl önceki koşullarda yaratıcılıkla ortaya çıkan ve ilham veren değerlerin; köklerimizin uzandığı bu güçlü tarihin gelecek nesillere de aktarılması gerektiğine inanıyoruz. ROQU olarak; tasarladığımız ürünlerimizi, antik zamanlardan bugünlere ulaşan, kimi zaman hikayelerle kimi zaman sembollerle tarif edilen kentlerin isimleri ve simgeledikleri renkler ile buluşturduk.

KIBELE


Anadolu uygarlıklarının önemli figürlerinden birisi olan, bolluğu ve bereketi simgeleyen Kibele, binlerce yıl sonra bile zihinlerde var olmaya devam ediyor. Doğa Ana, Ana Tanrıçaolarak da anılan Kibele adını baharda yeniden açan tomurcukların büründüğü eşsiz renkten aldı.

Image

LIDYA


İsim anlamını cennet bahçelerinden alan Lidya medeniyeti Batı Anadoluda Gediz ve Küçük Menderes arasında kalan bölgede, Sardes merkezli olarak kuruldu. Bu toprakların güzelliği ve verimliliği ile bütünleşen Lidya, Sardeste basılan sikkelerin rengi olan turuncu ile anılıyor.

Image

BABIL


Babilin meşhur ve dillere destan İştar Kapısı, üzerindeki mavi çinileri ile ihtişamlı bir simge olarak bugüne taşındı. Çinilerde bulunan Lapis Lazuli taşları ise eski çağlardan beri değerli bir cevher olarak kullanılıyor.

Muazzam bir güzellik ve mistisizmi içinde barındıran bu taşın sahip olduğu mavinin en zarif tonları ise Babil ile özdeşleşerek tarihteki yerini almış

Image

TUSPA

Urartu kralı I. Sarduri tarafından yaptırılan ve kökleri milattan önceki yıllara dayanan Tuşpa, Urartular'dan sonra birçok imparatorluk ve hanedanlığın yönetiminde kalmış ülkemizin özel bölgelerinden. Tarihin izlerini taşıyan Van kayalıklarının eteklerinde yer alan bu bölge; Mezopotamyaya yakınlığı sebebiyle de o dönemin etkilerini yaşamış değerler arasında sayılıyor. Kentin kuzeyindeki kayalıkların yamaçlarının karanlık rengi ile özdeşleşen şehir siyahın simgesi olarak sayılıyor. 

Image